Zafer Canbaz, Vault Karaköy, The House Hotel'i anlattı


www.turizmdebusabah.com Ulusoy Grubu tarafından 2010 yılında satın alınarak 40 milyon dolara restore edilen tahihi binalar bugün Vault Karaköy, The House Hotel adıyla hizmet veriyor. 3 yıl süren restorasyon sonucu kapılarını açan oteli The House Hotel Collection Genel Müdürü Zafer Canbaz anlattı. Bikem Öğünç / Gastronomi Dergisi The House Hotel Collection zincirinin son halkası kısa bir süre önce Karaköy'de kapılarını açtı. Grubun dördüncü oteli olan "Vault Karaköy, The House Hotel" konseptiyle farklı bir atmosfer sunarken; değişime yüz tutmuş Karaköy için de yepyeni bir soluk. Eski İstanbul'un finans merkezi sayılan Bankalar Caddesi'nde, bir dönem Sümerbank olarak kullanılan tarihi yapıda konumlanan Vault Karaköy, The House Hotel, gerek dekorasyon unsurları, gerek hizmet konseptiyle dikkat çekiyor. Son yıllarda değişime yüz tutmuş İstanbul'un tarihi semtlerinden biri olan Karaköy, bugün artık en önemli cazibe merkezlerinden biri. Turistler tarafından yoğun olarak ziyaret edilen Karaköy'de her geçen gün birbiriyle yarışacak nitelikte yatırımlar hayata geçiriliyor. Özetle, artık Karaköy'ün hakkı Karaköy'e veriliyor, diyebiliriz. Siyah beyaz bir fotoğraf tadında ve her biri mutlaka sonunda denize varan sokakları, bitişik nizam tarihi yapıları ve kozmopolit yapısıyla öne çıkan Karaköy'e yapılan çok özel yatırımlardan biri de Vault Karaköy, The House Hotel. The Hosuse Hotel Collection zincirinin son halkası olan Vault Karaköy, The House Hotel, grubun diğer otellerinden farklı bir dile sahip. Gerek lokasyonu, gerek konumlandığı tarihi yapıyla farklılığını her anlamda hissettiren ancak elbette kalite ve standartlarından taviz vermeyen Vault Karaköy, The House Hotel'i, The House Hotel Collection Genel Müdürü Zafer Canbaz ile konuştuk. RESTORASYONA 40 MİLYON DOLAR Vault Karaköy, The House Hotel neo-rönesans mimarinin izlerini taşıyan 1863 tarihli eski Credit General Ottoman binası ve Cemaat Han olarak bilinen, geçmişte Neve Şalom Vakfı'na ait olan bina olmak üzere, yanyana iki tarihi yapıda konumlanıyor. Ulusoy Grubu tarafından 2010 yılında satın alınan iki binanın restorasyon çalışmaları yaklaşık 40 milyon dolara mal olmuş. Binanın otele dönüşmeden önceki yolculuğunu Zafer Canbaz şöyle özetliyor: "1880'lerin sonundan itibaren mevcudiyeti tespit edilebilen Credit General Ottoman, o zamanki Türkçesiyle Ticaret ve İtibari Umumi Milli Bankası, 1899 yılında tasfiye ediliyor ve Anadolu Demiryolu Şirketi tarafından kullanılmaya başlanıyor. 1917 yılında binayı Deutsche Bank devralıyor; 1933 yılında ise bina Sümerbank olarak hizmet vermeye devam ediyor. Sümerbank faaliyetini 2010 yılının Aralık ayına kadar burada sürdürüyor. Son olarak bina Ulusoy Grubu tarafından satın alınıyor ve 3 yıl süren restorasyon çalışmalarının ardından Vault Karaköy, The House Hotel olarak hizmet vermeye başlıyor." NEV-İ ŞAHSINA MÜNHASIR Vault Karaköy, The House Hotel lüks-butik konseptle hizmet veriyor. Otelin bütününde, lüks unsurların doğal malzemeler ve modern çizgilerle harmanlandığı bir dekorasyon çizgisi hakim. Vault Karaköy, The House Hotel, grubun diğer otellerinden biraz daha farklı bir tasarıma sahip. Konfor ve hizmet kalitesi açısından fark olmasa da burası nev-i şahsına münhasır bir otel olarak karşısınıza çıkıyor. Otelde binanın tarihine saygı niteliği taşıyan ayrıntılar mevcut. Yıllarca bankalara hizmet etmiş bir yapı olması nedeniyle büyük ve tarihi banka kasaları otelin hemen hemen her yerinde karşınıza çıkıyor ve yapılan tasarım çalışmaları sonucunda kasa kapılarının her biri başka dünyalara açılıyor. Örneğin, lobiyle restoran alanı arasında yer alan banka kasası çok şık dokunuşlarla fantastik bir bar olarak dizayn edilmiş. Katlardaki kasa kapıları ise toplantı salonlarına açılıyor. Vault Karaköy, The House Hotel'in dekorasyonunda kültür ve sanat dokunuşları da dikkat çekici.Lobide yer alan siyah kuyruklu piyanonun yanı sıra duvarları Erman Özbaşaran, Ahmet Çerkez, Burcu Köken ve Ayça Telgeren gibi farklı sanatçıların özel eserleri süslüyor. MODERN İÇ DEKORASYON Restorasyon çalışmaları süresince tarihi doku neredeyse olduğu gibi korunmuş. Han Tümertekin tarafından restore edilen binanın modern iç dekorasyonu ise Sinan Kafadar ve Metex Group imzası taşıyor. Otelde 5'i suite olmak üzere 9 kata yayılan, bazıları Topkapı Sarayı ve Mısır Çarşısı manzarasıyla dikkat çeken toplam 63 oda bulunuyor. Oda dağılımları ise şöyle: 16 Classic King, 18 Superior King, 13 Deluxe King, 8 Deluxe Twin, 3 Dublex Suite, 4 Executive Suite ve 1 Penthouse Suite. İki ayrı binada konumlanan odaların en küçüğü 30 metrekareyken Penthouse odanın büyüklüğü 75 metrekare civarında. Büyüklükleri değişse bile sunulan konfor unsurları değişmiyor tabi. Odaların dekorasyonu yine Sinan Kafadar'ın ince zevkini temsil ederken, standartlarını daha çok bulundukları lokasyon belirliyor. "Biz Türkiye'nin ilk ve tek butik oteller zinciriyiz" diyen Zafer Canbaz, Vault Karaköy, The House Hotel'de kişiye özel hizmet sunduklarının altını çiziyor ve şöyle konuşuyor: "Rezervasyon aşamasında elimizden geldiğince misafir hakkında bilgi sahibi olmaya çalışıyoruz. Misafirimizle öncesinde temasa geçip geliş sebebini, havalimanı transferi isteyip istemediğini ve beklentilerine ilişkin detayları öğreniyoruz. Bu işe kalbini vermiş profesyonel bir ekiple çalışıyoruz. Kahvaltı saatlerinde misafirlerimizin günlük planları, bir önceki akşamı nasıl geçirdikleri hakkında bilgiler alıyor, tavsiyelerde bulunuyor ve otelle ilgili görüşlerini öğreniyoruz. Önem verdiğimiz konulardan biri de konuklarımızın her birine ismiyle hitap etmek. Böylece onlara bizim için özel olduklarını hissettiriyoruz." Mönüde başrol Ege otlarının Vault Karaköy, The House Hotel'in lobi alanında konumlanan restoranı Kasa Lokanta, Türk Mutfağı'ndan ve uluslararası mutfaklardan seçkin örnekler sunuyor. Mutfak operasyonunun başında Executive Chef Volkan Çengel var. Otelin mutfak konseptini, yemek servisinin ayrıntılarını ve mönü özelliklerini Volkan Çengel'den dinliyoruz: "Restoranımız 40 kişilik. Burada zengin ama butik bir açık büfe kahvaltı sunuyoruz. Büfemizi her daim taze ürünlerle hazırlıyoruz. Ürünlerimizin bir kısmı yörelerinden temin ediliyor. Yabancı misafirlerimizin kendi ülkelerinde de bulabilecekleri lezzetler yerine, lokal ürünleri sunmayı tercih ediyorum. Yöresel peynirlerimiz bu nedenle büfemizde öne çıkıyor. Fransa'dan ithal ettiğimiz birkaç ürün dışında hazır bir ürün almamaya özen gösteriyoruz. Öğle ve akşam yemeklerimiz ise A La Carte olarak sunuluyor." Vault Karaköy, The House Hotel'in mönü konsepti için modern Türk Mutfağı demek uygun olur. Bildiğimiz lezzetleri aynı şekliyle sunan, yalnızca ufak tefek dokunuşlarla göz alıcı sunumlar ortaya koyan Şef Volkan Çengel için önemli olan, mevsiminde ürünleri kullanabilmek. Karaköy'ün balıkçılarıyla meşhur olduğu da göz önüne alınarak deniz mahsullü lezzetler ve Ege otlarıyla hazırlanmış mezeler mönüde öne çıkıyor. Volkan Çengel mönüyü hazırlarken, misafirin seçim esnasında zorlanmaması adına, her üründen tek bir çeşit sunmayı daha uygun bulmuş. Mönüde Dana Kaburga, Kuzu incik, Ahtapot ve ağırlıklı olarak Ege otlarıyla hazırlanan zeytinyağlı mezeler başı çeken lezzetler arasında... Tatlı olarak ise şefin spesiyali Tahinli Sufle'nin namı giderek yayılıyor. Vault Karaköy, The House Hotel'in şimdilik hizmet veren, bir restoranı var. Yakın bir zaman içerisinde Cemaat Han binasının terasında muhteşem Haliç ve Sultanahmet manzarasına hakim bir "fine dining" restoran daha hizmete girecek. Memnuniyet yaratan ayrıntılar Tarihi bir yapıda konumlanmış da olsa Vault Karaköy, The House Hotel'de teknolojik alt yapı titizlikle oluşturulmuş. Modern otellerin tamamında uygulanan yangın, deprem ve erken uyrarı sistemleri burada da uygulanmış. Teknolojinin ötesinde konuklarda memnuniyet yaratacak farklı detaylar da dikkat çekiyor. Konaklama deneyimini akılda bırakan uyku konforu, Vault Karaköy, The House Hotel için öncelikli konulardan biri. Odalarda yer alan kozmetik ürünler ise Lokum İstanbul tarafından özel olarak hazırlanıyor ve Vault Karaköy, The House Hotel, Lokum İstanbul firmasının seri üretim yaptığı tek otel grubu olma özelliğini taşıyor. Binanın alt katlarında bir şarap mahzeni, dört toplantı odası ve bir Türk Hamamı, spor salonu, sauna, buhar odaları ve masaj odalarından oluşan bir spa bulunuyor. Vault Karaköy, The House Hotel lokasyonuyla da tercih sebebi oluyor. Tramvay ve deniz ulaşımına çok yakın konumlanan otel, istenirse Tarihi Yarımada, Galata Kulesi, Taksim gibi noktalara yürünebilecek bir mesafede konumlanıyor.